yanlış mesajı yanlış kişiye yollamak

ilk mesajlar hep yanlış kişiye gider yada hep haddini aşar...

tunatuan

dünyaya pasif olmak için gelmiş sözlük yazarı.

içinde hiç boş şarkı olmayan albümler

loop a atılıp sabahtan akşama dinlenen, mp3 çalarların vazgeçilmez albümleridir. içinde işe yaramayan bir şarkı ararsın ama yoktur. müziği yapanlara bela okursun, siz insanmısınız? edaları yükselir.

(bkz: the division bell)
(bkz: the dark side of the moon)
(bkz: ok computer)
(bkz: automatic for the people)

geceleri yüksek sesle müzik dinleme tutkusu

an itibariyle sadece iki kat altımda birinin olduğu boş bir apartmanda yaşamam nedeniyle rahatlıkla gerçekleştirebildiğim tutku. gelsin basslı şarkılar, gitsin son ses bağırarak haykırarak eşlik edilen slow şarkılar.

argodaki eşcinsel tanımı zenginliği

tabağı sıyırmak

doğu için bir takdir, batı için bir görgüsüzlük göstergesi.

neden ben

hoşlanılan adamın acayip pasaklı olması

hayatım boyunca yanlış erkeklerle sınanmama* ve şu yaşıma kadar yaşadıklarımın yekününü çıkardığımda ciğerimin solmasına yol açan bitli pasaklı olma hali.*

delice hoşlanıyorken, çok seviyorken felan neden karşımdaki acayip pis çıkar anlayabilmiş değilim. normalde ve asgari ölçülerde; sadece temiz olması yetiyorken ekstradan çok temiz olmasını beklemiyorken, hep bitli beylere denk düşmek sanırım bir tarafıma yazılmış. "evet bebek senle de olmadı kurşuna gerek yok yanına yaklaşamadığım kirliliğin var ya."

hatırlat da haziran sonlarında çocukluğumu yakalım

ah muhsin ünlü şiiri.

arkada çalsın:



"sen beni öpersen belki de ben fransız olurum
şehre inerim bir sinema yağmura çalar
otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür
dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.

-senegalliler dahil değil

sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin

-yoksa seni rahatsız mı ettim?

sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
elbette gayet rasyoneldir attan atlamak

-freud diye bir şey yoktur.

sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim
belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.

- haydi iç de çay koyayım."

imedi

kendisi sevilesi mi sevilesi bir kadındır, candır can..

free hugs

bunu kadıköy'de yaptılar. haldun taner'in arkasındaki sahil tarafında. ellerinde kartondan pankartlar ile "free hugs" yazan bir kaç adet kız vardı. "bedava sarılma" falan diye de bağırdılar. ben haldun taner'in başından yürümeye başlarken, bunlar da bu eyleme başladı. ben haldun taner'i geçmeden, bunlar dağılmışlar, etrafa kaçışmaya başlamışlardı bile.

(bkz: bu da böyle bir anımdır)

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

ava dilê min keliya
şeva dilé eman qe mê
tijî şor e, liber avê ye
meraxliyê te me

were ba vî dilê, sebrê
xewa min nayê, heyranê
tijî şor e liber avê ye
meraxliyê te me

makatından salatalık parçası çıkan imam

neden bu basına yansıyor ya
kimene milletin götünden
imamın götünde polip olsa kim bilecekti
kim bunu duyurduysa dava açılsın

ben whishaw

çok duru bir havası olan, ayrı bi çekiciliğe sahip bey. 20 kilo duruşu ve börek saçlarıyla james bond'da kendisinde gay titreşimi almamla ve gay olduğunu öğrenmemle de epey havalara uçurtmuştu. tabi evli olduğu görünce bir hayaller yıkılmadı değil, mutluluklar diliyoruz.

.jpg&imgrefurl=http%3a%2f%2fwww.trendus.com%2fben-whishaw-freddie-mercury-rolunde-15590&docid=7tzzeunfdvadmm&tbnid=gy5n9tp_mafkjm%3a&w=600&h=908&client=safari&bih=647&biw=1240&ved=0ahukewjb6dkmhftoahuqıcakhyb9dnsqmwgwkaawaa&iact=mrc&uact=8)





kedi canını senin ya!